Bisiklet, uzun yıllar sadece bir çocuk oyuncağı ya da nostaljik bir gezi aracı oldu fakat enerji krizi ile birlikte, bir taşıtın kullanışlı olmasının yanı sıra ekonomik olmasının da önemi anlaşıldı.

Ancak bisikletin  atağa geçmesi için, 70’li yılları beklemek gerekti. 1974 enerji krizinden sonra, zamanın ABD başkanı Jimmy Carter, ulaşım ekonomilerinin araştırılması amacıyla bir komisyon kurdu. Araştırmaların hedeflerinden biri de, bisikletin kentlerde daha yaygın bir biçimde kullanılmasının sağlanmasıydı. Bu araştırmaların sonucunda ortaya çıkan sonuçlar çarpıcıydı:

Büyük kentlerde iş, ticaret, okul gibi günlük ulaşımların, aktif kentli başına oluşturduğu mesafe ortalama 6,4 km. idi ve bu kent içi ulaşım, tüm ulaşımın yüzde 40’ını oluşturuyordu.

Bu durumda, aynı mesafe otomobil yerine bisikletle alınsaydı ne kadarlık bir benzin tasarrufu olurdu diye merak edildi ve yapılan hesaplara göre; toplam ulaşımın sadece üçte biri dahi bisikletle yapılmış olsaydı, bir yılda 9,5 milyar litre benzin tasarrufu sağlanacaktı.

Yine aynı araştırmalar sonucunda anlaşıldı ki enerji kullanımı açısından bisikletle boy ölçüşebilecek yegane ulaşım aracı, trenler ve büyük gemilerdi. Elde edilen bu verilere yol maliyetleri de eklenirse sonuç daha da çarpıcı hale geliyordu:

Bisiklet, otomobilin ulaşımda kapladığı alanın 1/4’üne,otomobilin kapladığı park alanının 1/8’ine,otomobilin satın alma fiyatının 1/80’ine, otomobil bakım masraflarının 1/100’üne denk gelir ve bisiklet için vergi ödenmez

Bir bisiklet yolunun yapım maliyeti, normal bir karayolu maliyetinin yüzde 10’una, otoyol maliyetinin ise yüzde 2’sine denk geliyordu. Bu olumsuzluklara ayrıca, hava kirliliği ve taşıtların her yıl doğaya attıkları, 60 milyon ton kullanılmış motor yağı gibi başka olumsuzlukları da eklemek mümkündür.

ulasimda-bisiklet

Plansız gelişen kentlerde ulaşım temel sorunlardan başında yer almaktadır. Kentlerin mekansal gelişiminde insan odaklı değil otomobil odaklı çözümler üretilmiş, kentler yol, kavşak, köprü, viyadük vb. yapılarla şekillenmiştir.

Bireysel araç kullanımını teşvik eden bu durum özellikle kent merkezlerinde yoğun bir trafik  yükü ortaya çıkarmıştır. İnsanların ulaşım ihtiyacı uzun süreler ve yüksek maliyetlerle karşılanmaktadır.

Özellikle büyük kentlerde, bir kangren haline gelen ulaşım sorunu planlamaya dayalı çağdaş ve yenilikçi anlayışlara ihtiyaç duymaktadır. Son dönemlerde özellikle batı ülkelerindeki kentler, bu arayışların sonucu olarak toplu taşıma, yaya ve bisiklet kullanımını teşvik etmeye, altyapısını oluşturmaya yönelmiştir.

Az eğimli, düzlük arazilere sahip olan kentlerimizde bir ulaşım aracı olarak kullanılan bisiklet, hiçbir yasal ve teknik düzenleme, yapılmayarak rekreatif ve spor amaçlı bir aktivite olarak değerlendirilmektedir.

Oysa dünya kentlerinde yaşanan örnekler, gerekli altyapı oluşturulduğunda bütün kentlerde bisikletin bir ulaşım aracı olarak kullanılabileceğini göstermektedir.

Daha çok kısa mesafelerde kullanıma uygun olması ve olumsuz hava şartlarından etkilenme gibi bazı dezavantajlara sahip olmasına rağmen bisiklet kullanımının yaygınlaşması enerji tasarrufu, ulaşımda altyapı maliyetlerinin düşmesi, gürültü  ve görüntü kirliliğinin, trafik yoğunluğunun azalması, yaralanma ve can kayıplarında azalma gibi faydaları beraberinde getirecektir.

Gelişmiş ülkelerde ulaşım politikalarının giderek düşük altyapı maliyetli, çevreye az zarar veren, trafik yoğunluğunu düşürücü çözüm arayışları içerisinde, toplu taşıma ve bisiklet kullanımının teşvik edildiği görülmektedir.

Bisiklet sadece kent içi ulaşım aracı olarak değil uluslararası bir ulaşım aracı olarak da değerlendirilmiştir. Avrupa kıtasının bütün yönlerini kapsayacak şekilde planlanan 12 adet Avrupa Bölgesel Ulaşım Rotası, 12.000 km‘si yerleşim merkezlerinde olmak üzere toplamda 60.000 km‘nin üzerinde bisiklet yolları öngörmektedir.

Ülkemizde, bisiklet ulaşımı bu rotalarla entegre uluslararası, şehirlerarası ve şehir içi bisiklet yolları  olarak birbirine bağlı bir kademelenme içerisinde planlanmalıdır.

Bisiklet, ülkemizde, uluslararası, şehirlerarası ve kent içi ulaşımda ihmal edilmiş, konuya ilişkin hiçbir düzenleme yapılmamıştır.

Uluslararası ve Şehirlerarası nitelikte ki bisiklet yolları merkezi yönetim tarafından planlanmalı, uygulaması ve denetimi merkezi kurumlarca yapılmalıdır.

Kentlerde yerel yönetimlerin hazırlayacağı ulaşım planlarında bisiklet, bir ulaşım aracı olarak toplu taşıma araçlarıyla enteğre olabilen, bütüncül bir ulaşım sistemi içerisinde tamamlayıcı parçalardan biri olarak değerlendirilmelidir.

Bisiklet yolları için farklı ölçeklerde standartlar belirlenerek kademeli bir bisiklet yolu ağı oluşturulmalıdır. Kent dışı yollarda bisiklet için özel yollar düzenlenmeli, kent içinde ise yol çizgileri kaplama rengi farklılığı ve çeşitli işaretlerle tanımlı bisiklet yolları oluşturulmalıdır.

Bisiklet yolları ve şeritlerini motorlu araç trafiğinin olumsuz etki ve tehlikelerinden uzak tutacak önlemler alınmalı güvenli bir seyir imkanı sağlanmalıdır.

Bisiklet kullanımına yönelik trafik kuralları ve işaretler belirlenmeli, kurallar eğitim sistemi içerisinde yerini almalıdır.

Bisikletlerin güvenli kullanımını sağlayacak belirli mesafe ve noktalarda bisiklet parkları oluşturulmalıdır.

Bisiklet güzergahlarını gösteren haritalar hazırlanarak bisiklet duraklarında ve gerekli noktalarda sergilenmesi sağlanmalıdır.

Kentimizin İl çevre düzeni planının hazırlandığı, nazım imar ve ana ulaşım planlarının buna göre revize edileceği bir dönemde yukarıda özetlemeye çalıştığımız bisikletle ilgili hususların dikkate alınmasını son derece faydalı olacağını düşünüyoruz..

Bisikletin Yaygınlaşması İçin Ne Yapılabilir?

Özellikle topoğrafik yapısı uygun kentlerde bisiklet ulaşımını desteklemek üzere ilgili birimlerce, bisiklet yollarının analizi, teknik alt yapı ve yapım işlemleri uygulamasına hız verilebilir.

Mevcut bisiklet yollarının tanıtımı yapılabilir ve bu yolların periyodik olarak bakımı sağlanabilir.

Bir karayolu  yapılırken yanına sadece 1,50 m. lik bir genişlik ilavesiyle ekolojik ulaşım desteklenebilir.

Mümkün mesafedeki yerlere bisikletle gidilebilir.

Otopark düzenlemelerinde, bisikletler için de özel park yerleri yapılabilir. * Aynı uygulama kamu kuruluşları, okullar ve özel şirketlerin park yerleri içinde de oluşturulabilir.

Bisikletin avantajları otomobille karşılaştırılarak bisiklet ulaşımı özendirilebilir.

Son olarak şu hususu da belirmekte fayda var. Bisiklet yolu yapmak kadar bisiklet kullanımını diğer araçlarla teşvik etmek de belediyelerin görevi olmalıdır.

 

Bu Makale bazı kısımları Ziya Güney alıntı yapılmıştır.